Faaliyet gösterdiği 60’tan fazla ülkede 230 civarında otomotiv operasyonu yöneten ve bu sektör özelinde 15 bin’den fazla kişiyi istihdam eden DHL Supply Chain, otomotiv sektöründe binek-ticari araçlardan yedek parçalara kadar edindiği kapsamlı deneyime dayanarak sektörün geleceğini etkileyecek faktörleri belirledi. DHL Supply Chain ayrıca gelecekte ürün geri çekmelerin sayısında yaşanabileceği tahmin edilen artışa karşı, otomobil sektörünün devleri için tüm dünyada uygulanabilecek bir geri çağırma çözümü geliştirdi.

Tüm sektörlerde olduğu gibi otomotiv sektöründe de önümüzdeki dönemde tedarik zincirleri önemli değişimlerden geçmek zorunda kalacak. Gelişmekte olan pazarlar, sektör için pek çok fırsata gebe. Örneğin dünya çapında motorlu araçların yaygınlık (motorization) seviyelerine bakıldığında Hindistan, ABD’nin 1915 yılında olduğu seviyeyi bugün yaşıyor. Tüm dünya çapında 2012’de toplam 71 milyon, 2017’deyse 100 milyon toplam binek ve ticari araç satışı olacağı tahmin ediliyor. Bu sektör için büyük bir fırsat anlamına gelse de gelişen pazarlar fırsatların yanı sıra araç takibi, altyapı eksiklikleri gibi güçlükleri de beraberinde getiriyor.

DHL Supply Chain’e göre, yaşadığımız ‘dijital’ hızlanma sonucu yükselen müşteri beklentilerini karşılamak gittikçe zorlaşacak. Hem operasyon yönetim biçimlerinde hem de finansal modellerde revizyonlar yaşanacak. Sektör için üç anahtar kelimeyse ‘sürdürülebilirlik’, ‘güvenilirlik’ ve ‘yenilikçilik’ olacak.

DHL, tüm dünyada otomotiv sektörünü ve tedarik zincirlerini ‘dönüştürecek’ olan 6 önemli faktörden bahsediyor. Bu faktörler; yakıt fiyatlarının artması, iklim değişiklikleri ile birlikte karbon ayak izini azaltacak çözümler, gelişen pazarlarda yaşanan ciddi ‘büyüme’, kalite ve risk yönetimi uygulamaları (First Choice, 6 Sigma, ISO…), altyapı eksikliği sonucu oluşan yetersizliklerden kaynaklanan yatırım ihtiyacı, teknolojik gelişmeler ve RFID, GPS izleme, uydu iletişimi gibi yeni teknolojiler olarak sıralanıyor.

Değişen global ekonomik koşullara hızlı bir şekilde ayak uydurma ve proaktif çözümler sunma hedefiyle yola çıkan DHL Supply Chain’in otomotiv sektörüne sunduğu son yenilik otomobil üreticileri için geliştirdiği ‘DHL Recall Solution’ geri çağırma çözümü oldu.

Otomotiv endüstrisinde kaynak kullanımı ve imalat alanlarında yaşanan gelişmelerin yanı sıra yasal düzenlemelerin daha sıkı bir hale gelmesiyle birlikte, gelecekte ürün toplatmaların sayısında artış yaşanabileceği tahmin ediliyor. DHL yeni geri çağırma hizmeti ‘DHL Recall Solution’ ile dünyada, otomotiv sektöründe müşterilerinin geri çağırma süreçlerini hızlı ve etkili bir şekilde tamamlamasını sağlarken, hızlı süreç yönetimiyle kullanıcı tarafında doğabilecek problem ve olası riskleri en aza indirgemeyi amaçlıyor. Hizmet kapsamında DHL, müşterilerine konusunda özelleşmiş uzmanlardan oluşan bir ekip, geri çağırma işlemleri için geliştirdiği özel IT araçları ve başlıca servis sağlayıcılardan oluşan esnek bir çözüm ortağı ağı ile hizmet veriyor.

DHL Supply Chain Türkiye Genel Müdürü Hakan Kırımlı, geliştirilen bu yeni çözümün yanı sıra otomotiv firmalarına tüm süreçlerde verdikleri desteği şöyle özetliyor: “Bugün DHL Supply Chain Türkiye’de de dünyanın önde gelen otomotiv sektörü için geliştirilen tesislerimizde özel tecrübe ve dikkat gerektiren söküm, özel paketleme çözümleri gibi katma değerli hizmetlerden, depolama ve dağıtım hizmetlerine dek farklılaşan hizmetler sunuyoruz. Uluslararası bilgi birikimi ve sektörel tecrübeye sahip bir şirket olarak müşterilerimizin ihtiyaç duyduğu yeni teknoloji ve sistemleri çok kısa zamanda hayata geçirebilme yeteneğine sahibiz. Dünyanın herhangi bir ülkesinde DHL tarafından kullanılan bir sistemi, ihtiyaç olması durumunda çok hızlı bir şekilde Türkiye’de hayata geçirebiliyoruz. DHL Supply Chain Türkiye olarak otomotiv sektörüne altyapı ve teknoloji olarak yatırım yapmaya devam edeceğiz.”