Diğer yanda da Avrupa’da ve ötesinde pek çok küçük üretici var. Bu üreticiler, Schmitz Cargobull tüm bu üreticilerin sunduğu gamı kapsayamadığı için zorunlu olarak uzmanlaşıyorlar. Burada iki farklı dünya bir araya geliyor. Bir yanda küçük uzmanlar diğer yanda global üreticiler var. Bu ikisini nasıl entegre edeceğiz? Biz bu üreticiler ile işbirliği yapıyoruz ve müşterilerin ihtiyaçlarını karşılamak için telematik hizmetlerimizi sunuyoruz. Ayrıca Krone gibi başka şirketler ile de birlikte çalışıyoruz. Avrupa’da bir numarayız. 5 bin civarında son derece kalifiye çalışanımız ile 50 bin araç üretiyoruz. 150 yıl önce at arabası ile başladığımız hizmetlerimize 70 yıldır treyler üreterek devam ediyoruz. Yenilikleri uygulayıp maliyetlere özen gösteriyoruz. En iyi malzemeleri ve en son üretim yöntemlerini kullanarak en üst nitelikte üretim ihtiyaçlarını karşılıyoruz. Treyler üretimimizin ötesinde katma değerli farklı hizmetler de sunuyoruz. Finansman, bakım ve görüntüleme, danışma, kullanılmış araç satışı gibi hizmetler veriyoruz. Avrupa’da tüm bu hizmetleri çok kolay sunabiliyoruz. Ancak bunu uluslararası arenada olanaklı kılmak için tüm bunları kendi başımıza yapamayacağımızı düşünüyoruz. Bu nedenle farklı iş modelleri geliştirdik. İlk olarak Almanya’da olduğu gibi her şeyi kendimiz yapıyoruz. Ancak örneğin Türkiye’de olduğu gibi her işi kendimiz yapmak zorunda olmadığımız ülkeler var. Türkiye’de bu yıl üretime başlamayı planlıyoruz ve satış sonrası için bir iş ortağı ile çalışacağız. Diğer ülkelerde farklı kurallar olabiliyor. Örneğin Çin’de kanunlara bağlı olarak bir joint venture ortağı ile çalışmamız gerekiyor. Dördüncü model olarak da Avusturalya ve Güney Afrika’da olduğu gibi komponentleri ve telematik ile ilgili parçaları bir anlamda rakibimiz de olan partnerler aracılığı ile üretip satıyoruz. Adım adım ve sürekli olarak daha global hale gelmek için çalışıyoruz çünkü ihracat pazarı bizim için daima önem taşımıştır.