Rapora göre; 2 bin 285 C2, 564 de C1 yetki belgeli firmanın bulunduğu sektör mensupları, bütün dertlerine rağmen bir yılda bir milyon 207 bin 956 ihraç seferi yapmışlar. Rapor, bu rakamların yanı sıra ayrıntılı şekilde hedefleri, yapılanları, faaliyetleri, sektörün başından geçenleri anlatıyor.

Kriz ve küresel rekabet ortamı,  dünya ticareti verileri ve uluslararası dış ticaret ilişkileri, Türkiye’yi 10. sırada gösteren büyüme açısından cazibe endeksi, Türkiye’nin dış ticaretinin çeşitli başlıklara göre sınıflamaları ve bunun taşınmasına ilişkin rakamlar, ülkelere, bölgelere ve başka kriterlere göre dağılımlar var. Sektöre yönelik bir analiz yapmak isteyen için adeta veri tarlası...

Ülkeye boş girenler, boş girip dolu çıkanlar, kapılarda takılanlar derken bazıları ilgilisi dışındakilere anlam ifade etmeyen, oysa son derece kıymetli başka veriler sıralanmış. Ardından yaşanan ekonomik ve politik gelişmelere yer verilmiş. Hatta bir yerinde Avrupa Komisyonu’na açılan idari davalar ve 7 ülkenin şikayet edilmesi gibi altı çizilesi çalışmalar, belirli koridorların üzerindeki ülkelerin şikayet açısından hukuki dayanak oluşturacak uygulamaları sıralanmış. Bu kapsamda, Ankara Antlaşması’nın ilgili maddesinden ‘Slovenya’nın külfetli vize uygulamasına’ kadar örneklere yer verilmiş.

Mülteci krizinin taşımacılara yarattığı sınır sorunları da rapora girmiş. UBAK sorunları, Rusya krizi derken G 20 zirvesine kadar uzanan bir çalışma var. Bir de arada; ‘UND’nin 2016 Öngörüleri ve Talepleri’ başlığı altında 33 maddelik liste var.

Bütün yıl boyu yaşananlar gayet güzel anlatılmış ama sorunları anlatmakta sorun yaşanıyor. Yoksa aynı şeyler yıllar boyu sürer mi? En azından yılda bir sorun çözülseydi, bugüne bunların çoğunluğu gelmezdi. Elbette aralarına Fransa’da yarı römork taşımaları, sektöre Ar-Ge ve inovasyon yatırımı yapılmasının kolaylaştırılması, lojistikte kümelenme gibi görece yeni konular karışsa da 30 yıl öncesinin UND arşivlerinde yer alan dergi ve faaliyet raporlarında görülecek sorunların aynısını bu raporda da gördüm.

-- Gümrüklerdeki bekleme sürelerinin azaltılması

-- Yabancı araçların denetlenmesi

-- Sürücü vizelerinin kaldırılması veya işlemlerin kolaylaştırılması

-- Taşımacıların teşviklerden faydalandırılması

-- Maliyet altı taşımaların engellenmesi

-- KDV iadelerinin temininin sağlanması

-- Sigorta maliyetlerinin düşürülmesi

-- UBAK belgelerinin verimli kullanılması

Bunlar 10,  20, bazıları 30 yıllık konular. Aralarına eklenmiş bulunan ve ilgili başlığın daha çok, ‘öngörüler’ tarafına düşen ‘Taşımacılık şirketlerinin lojistik hizmet sağlayıcısı haline gelmesi’ ya da ‘yeni mevzuata göre strateji belirlenmesi’ gibi gelecek açısından ön açıcı hedeflerin bulunması, en azından umutları canlı tutuyor. 

İlker ALTUN
ilker@aysberg.com

Kargohaber Dergisi (Sayı:207)