22 Aralık 2024
  • İstanbul7°C
  • Ankara4°C

Daimler Ticari Araçların Geleceğini Güvenlik ve Verimlilikle Şekillendirecek

Geleceğin taşımacılığını şekillendirmeye kararlı olan Daimler, bu sürece gazetecileri de ortak ediyor.

Daimler Ticari Araçların Geleceğini Güvenlik ve Verimlilikle Şekillendirecek

21 Ağustos 2015 Cuma 16:25

Ticari araç ürün gamında sunduğu aktif güvenlik sistemlerinin yanı sıra geliştirmekte olduğu ve yakın zamanda piyasaya süreceği sistemleri Berlin’de tanıtan Mercedes-Benz, ağır ticari araçlarda kullandığı son nesil motoru OM 471’i de tanıttı.

2-3 Temmuz 2015 tarihlerinde Berlin’de bir organizasyon düzenleyen Daimler, ticari araç güvenlik teknolojileriyle birlikte verimliliğe odaklanmış yeni ağır ticari araç motoru OM 471’i de tanıttı. Yüzlerce gazetecinin davetli olduğu organizasyonda Suriyeli mültecilerin bulunduğu Gaziantep ve Suruç’taki kamplara 8 Actros’tan oluşan bir konvoy ile 120 tonluk yardım malzemesi gönderildiği kaydedildi.

Alman Ulaştırma ve Dijital Altyapıdan Sorumlu Devlet Bakanı Norbert Barthle mobilitenin öneminin her geçen gün daha da arttığını ve altyapı ve yolların daha iyi kullanılmasının güvenliğin en büyük unsurlarından biri olduğunu kaydetti. Benzinli, içten yanmalı ve dizel motorların ilk olarak Almanya’da bulunduğunu ve ülke refahının bunun üzerine kurulu olduğunu kaydeden Barthle, icat, standardizasyon ve katma değer yaratmanın önemine vurgu yaparak ülke olarak patentlerde zirvede olduklarını da açıkladı.

Gelişen araç teknolojisi ulaşım altyapısını da değiştiriyor

Soldan sağa; Alman Ulaştırma ve Dijital Altyapıdan Sorumlu Devlet Bakanı Norbert Barthle ve Daimler AG Yönetim Kurulu Üyesi ve Kamyon ve Otobüs Başkanı Dr. Wolfgang BernhardBarthle, sözlerine şöyle devam etti: “Trafikte güvenliğin arttırmak yönünde sürüş destek sistemleri etkisini daha da arttıracak. Bunun için mevzuatın değiştirilmiş olması gerekiyor. AB Komisyonu yeni değişiklikler için 2016 yılına kadar yeni mevzuatlar getirecektir. Bizim için güvenlik çok önemli ve bunun için yasalarımızı sürekli güncelliyoruz. Ayrıca kullanılan teknoloji ve altyapıların bağlanabilirlikleri çok önemli. Gelecek 1-2 yıl içinde otonom araçlar yollara çıkmaya başlayacaklar. Biz de bunun altyapısını hazırlıyoruz. A-9 otobanımızı çağdaş bir duruma getirdik. Otonom araç testleri buruda yapılacak. Hızlı internetle bağlanabilirliği ve kesintisiz bilgi akışını güçlendirirken yollardaki çizgiler, tabelaları iyileştireceğiz. Akıllı otobanlar inşa ederek burada başarılı olmak istiyoruz. Ekonomi, sanayi ve bilim temsilcileri ortak olarak hareket edeceğiz. Hollanda ve Avusturya ile oluşturulacak ortak kurallara uyacağız ve istatistikleri paylaşacağız. Telematik sistemlerle otobanların verimliliğini yüzde 25 artıracağız. Uzun kamyonlar kullanarak yollardan en iyi şekilde yararlanmak istiyoruz.”

Almanya uzun treylere adım adım yaklaşıyor

Uzun treylerin de gündemde olduğunu açıklayan Barthle, yapılan testlerde bu araçların verimliliğini net bir şekilde gördüklerini belirtti. 2016 yılına kadar Kuzey Ren bölgesinde yapılan test sürecinin devam ettiğini ve yaptıkları analitik değerlendirmelerin sonuçlarını aldıklarını söyleyen Barthle, treyler uzunluğunun verimlilikle doğrudan ilişkili olduğunu da sözlerine ekledi.

Kazasız trafiğe giden yol aktif güvenlik teknolojilerinden geçiyor

Daimler AG Yönetim Kurulu Üyesi ve Kamyon ve Otobüs Başkanı Dr. Wolfgang Bernhard ise yaptığı konuşmada kazasız sürüş vizyonuyla çıktıkları gelecek yolculuğunda gerçekleştirdikleri gelişmeleri paylaşmak istediklerini kaydetti. 40 tonluk bir ağır ticari aracın 80 kilometre hızla gerçekleştirdiği seyirde ortaya çıkan kinetik enerjinin binek otomobille yapılan saatte 400 kilometrelik hızda ortaya çıkan enerjiye eşit olduğunu kaydederek bu ölçüde bir enerjide pasif güvenlik sistemlerinin işe yaramayacağını söyledi.

Bu yüzden tek çözümün kazaları önleyebilecek sistemlerin olduğunu belirten Bernhard, konuşmasında şunları söyledi: “Aktif güvenlik sistemlerinin öncüsüyüz ve bu konuda deneyimliyiz. Yasal olarak zorunlu olmamasına rağmen pek çok tek güvenlik sistemini yıllar önce araçlarımızda uygulayamaya başladık. Örneğin 1981 yılında ABS sistemini getirdik. 1986 yılında ASC, 2000 yılında ise şeritte kalma asistanını, 2001 yılında aktif fren asistanını ve 2012 yılında sürücü dikkat kaybı asistanı gibi sistemlerle bu alanda öncü olduk. Sonuç olarak 2000-2011 yılları arasında yollarımızın çok daha güvenli olduğuna şahit olduk. Bu yıllarda AB içinde karayolu yük trafiği yüzde 15 artarken kamyonların sebep olduğu ölümcül kazalarda yüzde 60’lık bir düşüş yaşandı. Dünya taşımacılığını değiştirdik ve bunu yapmaya devam edeceğiz. Mühendislerimizin üzerinde çalıştığı bazı teknolojilerden örnek vermek istiyorum. Bu inovasyonlar arasında ayna kamera sistem, bulunuyor. Geleneksel arkayı gösteren aynaların yerine geçecek olan bu kamera sistem, neredeyse fil kulağı kadar büyük olan kamyon aynalarının sürücünün görüşünü engellemesinin önüne geçecek. Yine bu sistemle aynaların ortadan kalkmasıyla hava direncine azalmasına katkıda bulunarak yakıt tüketimine de katkıda bulunacak.

Daimler Ticari Araçların Geleceğini Güvenlik ve Verimlilikle Şekillendirecek

Kullanışlı sistemler kazaları azaltıyor

Günlük trafikte gerçekten kullanışlı sistemler geliştirmeye odaklandıklarını açıklayan Bernhard, otoyollara trafiğin birden yavaşlaması ve durması gibi durumların ağır ticari araçların karıştığı yoğun kazalardan olduğunu açıklayarak Aktif Fren Asistanı’nın burada devreye girdiğini belirtti. Bernhard, öndeki araçla mesafenin sınırları aşması durumunda gerektiği zaman kamyonu durduran bu sistemin gelecek dönemlerle yollardaki bisiklet kullanıcıları ve yayalar için de kullanılacağını açıklayarak sözlerine şöyle devam etti: “Şeritte kalma asistanın istenmeden şerit değiştirilmesi durumunda sürücüyü sesli ve görsel olarak uyarırken çok yakında tehlikeli durumlarda doğu dümenlemeyi yaparak aracı aktif bir şekilde şeritte tutacak duruma gelecek. Kavşak noktaları ve yol bağlantılarında ortaya çıkan zor durumlar için ise kamyonun çevresindeki insan ve araçları tespit eden kör nokta tespit sistemimizi dünyada bir ilk olarak yakın gelecekte tanıtacağız. Mühendislerimiz kamyonlarımızı yüksek teknolojiye sahip sensörlerle donatıyor ve bunları rafine hale getiriyor.

Geliştirilen sistemler otonom araçlarda tam olarak kombine ediliyor

Bu sistemlerin kombine edilmesiyle otonom sürüşün de kapıları açılmış olacak. Yılda ortalama 130 bin kilometre yol yapan kamyonlar bu sürecin en iyi adayı. Özellikle uzun mesafe taşımacılıkta otonom sürüş güvenlik için çok önemli bir adım. Bizim Otoyol Pilotu sistemimiz asla yorulmaz ve asla konsantrasyonunu kaybetmez. Daimler Trucks’taki araştırmacılarımız otonom moda sahip bir araçta bulunan sürücünün başka işlerini yapabildiğini ve yorgunlukta yüzde 25 bir azalma gerçekleştiğini keşfettiler. Bu yüzden otonom sürüş kazasız geleceğe doğru süreçte çok önemli bir adım olacak.”

Mercedes Benz Hafif Ticari Araçlar Başkanı Volker Mornhinweg ise Mercedes Benz’in ana değerinin güvenlik olduğunu kaydederek başladığı konuşmasında yapılan bir pazar araştırmasında Sprinter, Vito veya Citan gibi modelleri tercih eden kullanıcıların bu araçları diğer markalar göre daha güvenli buldukları için tercih ettiklerini ortaya koyduğunu iletti.

Güvenlik teknolojileri kazalar incelenerek geliştiriliyor

Daimler çatısı altında her bir bölüm ve iş alanının en önemli avantajı: binek otomobil, hafif ticari araç, kamyon ve otobüs bölümlerinin birbirleriyle olduğu kadar merkezi Ar&Ge organizasyonu ile de entegre çalışması ve bilgi alışverişinde bulunuyor olması başarının önemli unsurlarından. Böylece her bir bölüm diğerinin gelişim ve deneyimlerinden yararlanabiliyor.

Örneğin; 1995 yılının ilkbaharında dünyada ilk kez seri üretime giren Elektronik Stabilite Programı (ESP) bir Mercedes-Benz S-Serisi’nde kullanıldı. Sadece birkaç yıl sonra ESP hafif ticari araç, kamyon ve otobüslerde kullanılmaya başlandı.. Aradan geçen 20 yılda ESP başarılı bir şekilde yaygınlaştı ve standart ekipman olarak üretim programlarına dahil edildi.

Uzmanlar yaklaşık 45 yıldır Mercedes-Benz kamyonlarının gerçek kazalarını araştırıyor. Mercedes-Benz marka kamyonların karıştığı ağır kazaları mercek altına alan uzmanlar, bilirkişilerden bağımsız incelemelerde bulunuyor ve Ar&Ge Merkezine iletmek üzere veriler topluyor.

Son 11 yıldır kazalara ait tüm veriler Ticari Araç Kaza Veri Tabanında kayıt altına alınıyor ve kapsamlı bir şekilde değerlendiriliyor. Bünyesinde ciddi bir bilgi birikimi ve deneyimi barındıran ve yaşanmış gerçek kazalardan elde edilen bu çalışma, araç güvenliğine yönelik aktif ve pasif sistemlerin geliştirilmesinde çok önemli bir yapı taşı oluşturuyor.

Kör nokta uyarı sistemi

Federal istatistik ofisi raporlarına göre taşımacılık sektöründe ağır ticari araçların karıştığı kazalardaki ana kaza tipi arkadan çarpmalı kaza tipi. Bu kazaların yaklaşık yüzde 40’ı kaza öncesi hiç fren yapılmadan gerçekleşiyor. İkinci sırada ise yoldan çıkılması ile karışılan kazalar ve kavşaklarda meydana gelen kompleks kazalar yer alırken, üçüncü sırada ise yayaların karıştığı kazalar yer alıyor.

Son 15 yılda Mercedes-Benz Kamyon, Şerit değiştirme asistanı ve Aktif fren desteği donanımlarını tanıtan ilk üretici oldu.

Bu yardımcı sistemler artık yoldan ve şeritten çıkılmasını engelleyebiliyor ya da çıkılması durumunda uyarıyor. Bunların bir sonraki evresi ise virajlarda ya da yanlış dönüşlerde meydana gelen kazaları önlemek. Eğer yayalar yada bisikletliler, kamyoncu yolun ilerisini, solunu ya da trafik ışığını kontrol ederken kamyonun alanına girerse yeni kör nokta uyarı sistemi sürücüye yardımcı olacak. Yoğun bir ön geliştirme sürecinden sonra kör nokta uyarı sistemi artık seri üretimden önceki son hazırlıklarını tamamlamak üzere gelişimini tamamlayarak yollara çıkmak üzere.

Aktif Fren Asistanı 3

Kasım 2015’ten itibaren Avrupa’da, bazı istisnalar hariç, brüt ağırlığında 8 tondan fazla izin verilen tüm yeni kaydolan kamyonlar, acil durum fren destek sistemiyle donatılmış olmak zorunda olacak.

Otoyollara trafiğin birden yavaşlaması ve durması gibi durumların ağır ticari araçların karıştığı yoğun kazalarda Aktif Fren Asistan devreye girerek gerektiği zaman kamyonu durduruyor. 2012 yılından beri Mercedes kamyonlarda kullanılan ve geliştirilmeye devam eden Aktif Fren Asistanı 3, sürücünün frene basmasında yetersiz kalması durumunda inisiyatif alarak otomatik frenleme yapıyor. Gelecekte bu sistemin çarpışma önlem asistanıyla birlikte kombine edilmesine yönelik çalışmalar devam ediyor.

Şerit değiştirme asistanı

Daimler Ticari Araçların Geleceğini Güvenlik ve Verimlilikle ŞekillendirecekBu yıl kasım ayından itibaren şeritten istemsiz çıkıldığında uyaran bir sistem de Avrupa’da yeni kaydolan 3,5 ton ve üstü araçlar için zorunlu hale geliyor. şerit değiştirme asistanını 15 yıldır pazarlayan Mercedes-Benz’in köklü deneyimi ve geliştirme hızı çünkü Mercedes-Benz. Aktif fren desteğinin tüm türleri bir radar sistemine bağlıyken, Şerit değiştirme asistanı yolun ilerisini kontrol etmek için bir dijital kamera kullanıyor. Bu kamera istemsiz şekilde şerit değiştirildiğinde tehlikeyi algılıyor. Bu durumda şerit değiştirme asistanı tehlike yaratan taraftan sesli bir uyarı veriyor ve sürücü buna göre kamyonu şeridine geri sokabiliyor. Ayrıca ekranda görsel bir sinyal ve uyarı mesajı da görüntülenebiliyor. İstemsiz şerit değiştirmenin nedeni genellikle sürücünün dikkatsizliği ya da uykusuzluğudur.18 ton ve üzeri brüt ağırlığa izin verilen araçlarda, Mercedes-Benz kamyon şerit değiştirme asistanı ve konsantrasyon kaybı asistanını birlikte sunuyor. Bu sistem, farklı parametreler kullanarak sürekli sürücünün konsantrasyonunu ölçüyor.

Stabilite kontrol asistanı

Geçtiğimiz sonbaharda yürürlüğe giren yönetmeliğe göre yeni trafiğe çıkacak tüm kamyonlarda elektronik stabile sistemi zorunlu hale getirildi. 2001 yılında, sistemin otomobillerde tanıtılmaya başlanmasının hemen ardından Mercedes-Benz kamyonlar için stabilite kontrol asistanını tanıtmıştı. Bu sistem, otomobillerdeki ESP ile aynı temel prensiplere göre çalışıyor ancak kamyonda kullanıma uygun şekilde adapte edildi ve farklı özelliklerle zenginleştirildi.

Stabilite kontrol asistanı fiziksel limitlerde virajlarda ya da ani manevralarda yarı römorklu kombinasyonda oluşacak kayma riskini azaltıyor. Riskli durumlarda tekerleklerdeki fren kuvveti birbirinden bağımsız şekilde kontrol ediliyor. Ayrıca ek olarak, motor torku anlık olarak yavaş bir şekilde azaltılarak genel fren sistemine sahip olan treylerin bile stabilizasyonunu sağlar.

Stabilite kontrol asistanı ayrıca yarı römorkun devrilme eğilimini de önceden algılayarak, sürcünün bunu fark etmediği durumlarda örneğin sağ şeride geçiş durumlarında stabilite sağlanana kadar araçların hızı otomatik olarak düşürebiliyor.

Mercedez-Benz hafif ticari araçlarda da güvenliğin standartlarını belirliyor

1964 yılında piyasaya çıkan L 319 hafif ticari araçta kullanılan fren takviyesinin sınıfında bri ilk olduğunu açıklayan Mornhinweg, 1977 yılında ön disk frenlerin standart hale getirildiğini hatırlattı. 1995 yılında ilk Sprinter’in banttan indirilmesiyle ABS’nin markanın hafif ticari araçtaki amiral gemisinde standart olarak sunulduğunu da açıklayan Mornhinweg, ESP sisteminin de aynı şekilde 2002 yılından beri standart olarak sunularak güvenliğin çıtasını üst seviyelere çıkardıklarını açıkladı.

2006 yılında devreye alınan Adaptive ESP ile aracın yükünün ve çekim merkezinin de göz önüne alındığını aktaran Mornhinweg, 2013 yılından beri de Crosswind Assist’i (Yan rüzgar asistanı) ilk ve tek olarak sunan üretici olduklarını sözlerine ekledi.

Hafif ticari araçlarda güvenlik teknolojilerinin yönetmeliklerle zorunlu olmasından çok daha önce uyguladıklarını ve çoğu teknolojinin kendileri tarafından geliştirildiğini de söyleyen Mornhinweg, sözlerine şöyle devam etti: “Bizim hafif ticari araçlarımız yollarda çalışmak için doğdular, servise gitmek için değil.

Güvenlik sistemleri Mercedes –Benz otobüslerde de uygulanıyor

Daha sonra söz alan Daimler Otobüs Başkanı Hartmut Schick ise dünyanın en değerli yükü olan insan taşıdıkları için otobüslerdeki güvenlik sistemlerinin çok daha önem arz ettiğini söyleyerek başladığı konuşmasında kamyonlarda kullanılan aktif güvenlik sistemlerinin otobüslerde de kullanıldığını açıkladı.

Yorgunluğu tespit edilen otobüs sürücüsünün görsel ve sesle uyarılmasını ve dinlenmesi için yönlendiren sistemler otobüsler için daha da önem kazandığını söyleyen Schick, kör nokta izleme sisteminin otobüsler için de hazırlandığını da aktardı. 

Daimler Ticari Araçların Geleceğini Güvenlik ve Verimlilikle Şekillendirecek

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON DAKİKA