Volvo FM, 11 Litrelik Yeni Motor Seçeneği İle Taşımacıların Hizmetinde

Verimlilik, güvenlik ve çevre konularında taşıma çözümleri sunan Volvo Kamyon, yeni ürünlerini 19 Haziran 2008 tarihinde İsveç’in Gothenburg şehrinde düzenlenen basın toplantısı ile tanıttı. Volvo kabinlerdeki birçok yenilik, konfor unsurları ve aktif güvenlik sistemleri büyük ilgi gördü. Volvo Kamyon tarafından tamamen Volvo FM çekici için geliştirilen yeni bir 11 litrelik motor da Avrupa taşımacılık ve ticari araç yayınları hazırlayan basın mensuplarına tanıtıldı. Tanıtılan ürün yelpazesinde Volvo Kamyon ürünlerinin ana teması, sürücünün ihtiyaçlarının ön planda olması ve taşıma maliyetlerinin düşürülmesi olarak belirtildi. En önemli özelliklerden biri ise sürücüyü gözlemleyen ve yorulduğunda uyaran Sürücü Uyarı Destek Sistemi.

Sürücünün ihtiyaçlarına daha fazla cevap verebilmek amacıyla Volvo Kamyon; Volvo FH, FH16 çekici ve kamyonlarda kabin içi ve dışı pek çok yenilik yapmış.

Teknolojiye yön veren yeni aksesuarları ürünlerine ekleyen şirket, sürücünün çalışma ortamının iyileştirmesini de ön plana çıkarmış. Volvo Kamyon, bu lansman öncesi Avrupa’daki 3 bin 500 çalışanına yeni ürünlerle ilgili eğitim vermiş.

500 milyon Avro yatırım

Volvo Kamyon Avrupa Ticari Kamyon Direktörü Markku Olkinuara, workshopların ve deneme sürüşlerinin gerçekleştirildiği organizasyonun açılışı sırasında bir konuşma yaptı.

“Sorunlarda payımız varsa çözümlerde de çabalamamız gerekmekte” diyen Volvo Kamyon Avrupa Ticari Kamyon Direktörü Markku Olkinuara; “Dünya piyasasında uzun süreli kalabilmemiz için yüksek kazanç ve satışlar sağlamamız gereklidir ki aşabilelim. Kati surette başarı isteğimiz gelecekte amacımız endüstride de önder kalabilmektir. Bu sene Ocak ayından Nisan’a kadar yüzde 26’lık bir artış kaydedilmiştir. Rusya’da 60 milyon Avro’luk bir yeni bir yatırım söz konusu; keza İsveç’teki fabrikalarımızda yaptığımız yatırımlar da aşikar. Toplam 500 milyon Avro kadar yatırım yapmış bulunmaktayız. Bunun yanında iş ortaklarımızla servis kapasitemizi genişletebilmek adına 400 milyon Avro’luk bir yatırımda bulunduk. Müşterilerimize servis yönünden yakın olmak adına bu stratejiyi uyguladık” şeklinde konuşmasını sürdürdü.

İşlerini yaşam tarzı, kamyonlarını da hayat arkadaşı olarak gören sürücüler için Olkinuora şu şekilde konuştu: “İyi taraflarıyla ve bazı ufak hatalarıyla birlikte aslında oldukça zor bir meslek. Bir sürücünün birçok alanda becerikli olması gerekiyor. Nakliyeciler de daha hızlı, verimli taşımacılar peşinde. İşverenler sürücülerin güvenli taşımalarını ve şirketin yakıt bütçelerine özen göstermelerini istemekteler.”

Avrupa’da yaklaşık her yıl 200 bin ticari araç çalınıyor. Bu süreç nefes kesen 7 milyar rakamına kadar çıkıyor. 6 senelik araştırmanın sonucunda 6 sürücüden birinin mağdur olduğunu söyleyen Olkinuora, bütün bunların belli sonuçları doğurduğunu ve firmaların sürücü sıkıntısı çektiğini, sürücülere mesleklerinde destek olabilmek adına çaba sarf ettiklerini belirtti.

Olkinuora: “Elektronik Denge Sistemi’ni 6x2 kamyonlarda uygulayan ilk şirketiz”

Volvo Kamyon, sürücünün olası bir kazadan kaçınmasına yardımcı olacak farklı destek sistemlerini lanse etti. Bunlardan biri olan Elektronik Denge Sistemi, treylerin devrilme riskini önleyen bir sistem. Bu özellik şimdiye kadar sadece çekiciler için sunuluyordu. Dünyada bu sistemi 6x2 kamyonlarda sunan ilk kamyon üreticisi Volvo.

Yeni kuşaktan olan sürücülerin koşullarını öğrenebilmek adına birçok araştırma yaptıklarını söyleyen Olkinuora; daha güvenli iş ortamı arzu ettiklerini, yoğun trafikte rahat sürebilecekleri kamyonlar kullanmak istediklerinin altını çizdi. Olkinuora, kendilerinin bu imkanı ve daha fazlasını sunabildiklerinden bahsederken; “Bu alandaki yeni teknolojiyi gururla sunabilmekteyiz. Sürücü uyarı desteği sürücünün normal davranışlar sergilerken öğrenip, aksi bir davranışta haberdar ediyor. Elektronik Denge Sistemi’ni 6x2 kamyonlarda uygulayan ilk şirketiz. Bu sistem; hem çekici, hem treylerli kamyonlar için mevcut. Sürücünün yorgun düşmesi, dikkatinin dağılması gibi durumlarda yardımcı oluyor ve kazalar bir şekilde önleniyor” dedi.

Olkinuora; sürücülere, kamyonlara, taşıdıkları mallara olan saldırıların artmakta olduğunu ve bir güvenlik şirketi ile ortak bir sistem geliştirdiklerine de değindi. Olkinuora, sistemden de şu şekilde bahsetti: “Sürücü herhangi bir tehlikeyle karşı karşıya kaldığında, gösterge panelindeki alarm düğmesine basarak veya cep telefonundan arayarak çağrı merkeziyle iletişim kurabilir. Bu seneden itibaren şart konulan bir sürücü eğitim kursu başlattık. Amacımız sürücülere yeterli bilgi ve araştırma imkanı sunarak onları kazalardan korumak. Eğitim paketimizde olan güvenlik kursumuz devam etmekte. Etkin sürüş programı sürücü eğitiminin bir bölümünü kaplamakta. Hem sürücü için düzenli sürüşler, hem de hasar ve tamir konusunda önemli bilgiler sunuyoruz.”

Yakıt fiyatlarının artmasıyla 13 litrelik motorun piyasada en etkin motor seçeneği olduğunu ancak 11 litrelik yeni motorun 9 ve 13 litrelik versiyonlar arasında bir seçim olduğunu ve hassas madde ve ağır yük taşımacılığında alternatif olabileceğini dile getiren Olkinuora, yüksek gücü ve artırılmış sürücü konforu ile Volvo FM’in büyüyen piyasadaki müşterileri kendine çekeceğine değindi. 

FH kabinine özel görünüm

Volvo FH, ağır koşullar için üretilmiş bir araç. Sürücüleri coşkulu kılabilmek için FH kabinine oldukça önem verilmiş. Araçta daha çok konfor ön planda tutulmuş.

Volvo FH 16’nın ise en güçlü kamyon ve ağır koşullar için üretildiğini ifade eden Olkinuora, “Daha fazlasını bekleyen müşteriler için bunun  bir seçim olduğunu söylüyoruz. Burada eşsiz döşemeler, ahenk olmakla birlikte ferah bir çalışma alanı var. FH 16 oldukça üstün kaliteli, güvenli, konforlu bir çalışma alanı sunuyor. Uzun yolda olmanıza rağmen size evde olma hissi veriyor” şeklinde sözlerini tamamladı.

11 litrelik yeni motor 140 kg daha hafif

11 litrelik motorun 13 litrelik motora nazaran 140 kg daha hafif olduğunu vurgulayan Volvo Kamyon Ağır Vasıta Komponentleri Ürün Müdürü Matz Franzen, “Müşterileri dinleyerek onların istekleri doğrultusunda çalışıyoruz. 11 litrelik kamyonumuzu daha hafif ve daha güçlü ürettik. 9 ve 13 litre olan motorlarımız arasında olabilecek bir taşıt. Böyle bir kamyona çok ihtiyaç vardı. Nakliyecilerimizi daha çok döküm ve tanker işlemlerinde memnun bırakacak bir kombinasyon. Hem 11 litrelik motoru hem de FM kabini ile aynı zamanda alçak basamağıyla kamyona kolay çıkılabilecek şekilde tasarladık” dedi.

4x2 ya da 6x2 çekici ile kombine edilen 11 litrelik motor, 390 beygir gücü ile 1880 Newton Metre gücünde diğeri ise 430 beygir gücünde nakliyecilere iki seçenek olarak sunuluyor.

Franzen: “Motorlarımızda kalite oldukça yüksek”

Farklı büyüklüklerde ve güçlerde motorlarının olduğundan bahseden Franzen, sözlerine şu şekilde devam etti: “Tanıtımımıza boşluğu doldurmuş olduğumuz ürünümüzle başladık. Buradaki motorlarımızda kalite oldukça yüksek. Bildiğiniz gibi yakıt tüketimi oldukça önemli, yakıt tüketimine artısı olan bir motor. Şu günlerde artan motorin fiyatları nedeniyle daha da önem kazanmaya başladı. Motorun devri dakikada bin 500, bin 600’lere kadar çıkıyor. Ekonomik olarak kullanılıyor. Piston konusuna değinecek olursak silindir çizelgeleri de ıslak tiplerden oluşuyor. Daha çok güç sarf ederken daha dayanıklı oluyor. D11 motorunu donanım olarak yüksek kalite de elektronik kontrollere bağlı bir şekilde ürettik. Yağ değiştirme mesafesi 100 bin km kadar oluyor.”

Amaç, yakıt tüketimini azaltırken, sürücüleri memnun etmek

Volvo Ürün Müdürü Clara Werner-Floberg de amaçlarının sürücüleri memnun etmek ve yakıt tüketimini en aza indirmek olduğunu söyledi ancak nakliyecilerin ve sürücülerin aynı oranda artmakta olan istekleri olduğunun da altını çizdi. Floberg; otomatik şanzımandan şu şekilde bahsetti: “Çok kolay ve basit bir şekilde hemen hız ayarını değiştirebiliyorsunuz. Bu ürünü üretirken tabiki çözüm olarak çok rahat bir kullanım sunmaya başladık ve o şekilde tasarladık. Otomatik şanzıman manuellere göre 4 kilogram daha hafif. 6 ayrı seviyede olan bir vites kolu mevcut. Bu 260 tona kadar kombine edilebiliyor. Oldukça konforlu emin ve etkin bir şanzıman. Umarız nakliyeciler için iyi bir seçenek olacak. Biz onların taleplerini değerlendirmeye alarak ürettik. Oldukça hızlı olduğunu düşünüyoruz.”

Güvenlik 3 ayrı kolda toplanıyor

Volvo güvenliği 3 ayrı kolda topluyor. Pasif güvenlik; kaza anında kuruma bildiriyor, aktif güvenlik; sürücünün kazaları önlemesi konusunda yardımcı oluyor, üçüncüsü ise teknoloji ve hizmetlerde sürücü güvenliğini sağlıyor.

Kazaların genelde sürücünün yorgunluğundan kaynaklandığını belirten Volvo kamyon yetkilileri, “Bu sebeple araştırma takım grupları ve sürücü destek sistemleri geliştirmiş. Yüzde 90’ı insan faktörlerinden olan kazalarda tespitleri ve önlem almak için birçok çalışma yapıyoruz. Bunlardan birisi alkol alma durumunda, bir diğeri ise yorgunluktan ortaya çıkan sebepler oluyor. Genellemeler içinde bütün kazaları kapsıyor bu nedenler” dedi.

Alkol kilidi pazara sunuldu

Alkol kilidinin İsveç, Finlandiya ve Norveç’te mevcut olduğunu ancak dünyada bir ilk olduğunun altını özellikle çizen yetkililer, 2007’den beri mevcut olduğunu ve artık piyasaya sürdüklerini vurguladı. Alkol kilidi, aşırı yorgun olduğunuzda gösterge panelinde hem yazılı hem de sesli bir şekilde uyarıda bulunuyor. Talepler arttığında alkol kilidinin hem batıda hem de doğuda sunulacağından söz eden yetkililer; alkol biriminin 0.2 olması gerektiğini, onun üzerinde bir değerde aracın otomatik olarak kendini kilitlediğini, tekrar üfleme durumunda 0.2 birimin altına inmişse aracın çalıştırılması gerektiğini ve Volvo olarak bu sınırı koyduklarını vurguladılar. Şerit değiştirme konusunda kör nokta dediğimiz olayın fark edilmemesi anında oluşan kazaların nakliyeciler için pahalıya mal olduğunu söyleyen yetkililer, “Kamyon otomobile çarptığında otomobil ters dönebiliyor. Sensor radarla tarayıp, orada bir aracı uyarırcasına haberdar ediyor. Kaçırmanız söz konusu değil. Bir de Volvo’ da köşe farlarıyla aydınlatılan bir sistem mevcut. Bisikletlilerin orada bulunduğunu aydınlatma yardımı ile görebiliyorsunuz.

Son olarak denge sisteminden bahseden yetkililer, sözlerini şöyle noktaladılar: “Bütün tekerlekleri denge sistemi ile kontrol altına alabiliyorsunuz. Tehlikeli madde taşımacılığında güvenli bir etken. Araç kontrolden çıktığında yardımcı oluyor.”