Yeniay Lojistik ve Daimon Gümrük Müşavirliği, Uzak Doğu çıkışlı yükler için Kazakistan üzerinden Türkiye’ye uzanan alternatif bir taşıma koridoru oluşturduklarını açıkladı.

Pandemi sonrası toparlanma çabalarını sürdüren küresel tedarik zincirleri, 2025’in ikinci yarısına, ekonomik ve politik dalgalanmaların gölgesinde girdi. Kızıldeniz, Hürmüz Boğazı ve Süveyş hattında yaşanan güvenlik sorunları ile artan navlun maliyetleri, özellikle Uzak Doğu–Avrupa ticaretinde yeni alternatiflere olan ihtiyacı gün yüzüne çıkardı. Bu doğrultuda harekete geçen Yeniay Lojistik ve Daimon Gümrük Müşavirliği, Uzak Doğu çıkışlı yüklerin Kazakistan üzerinden Türkiye’ye ulaştırılmasına yönelik lojistik model üzerinde çalıştıklarını duyurdu.

Şirketin Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve tedarik zinciri yöneticisi Ahmet Çimer, alternatif koridora ilişkin detayları paylaştı. Çimer, yaşanan küresel risklerin sadece ulaşımı değil, maliyet yapısını da zorladığını vurgulayarak şu değerlendirmede bulundu: “Son dönemde küresel ulaşım koridorlarında yaşanan sıkıntılar, özellikle denizyolu taşımacılığı üzerinden Uzak Doğu ile Avrupa arasındaki lojistik süreçlerde ciddi daralmalara yol açıyor. Çin ve çevresinden Avrupa’ya uzanan ticaret rotalarında artan navlun maliyetleri ve uzayan transit süreleri, sadece üretim planlamalarını değil, aynı zamanda maliyet enflasyonu üzerinde de belirgin bir baskı oluşturuyor.”

Türkiye Üzerinden Yeni Lojistik Aks

Yeniay Lojistik’in hayata geçirdiği yeni model, Uzak Doğu çıkışlı yüklerin Kazakistan üzerinden demiryoluyla taşınmasını, oradan da karayolu veya havayolu ile Türkiye’ye ulaştırılmasını kapsıyor. Türkiye’de kurulan lojistik merkezler üzerinden ise hem iç pazara hem de Avrupa ülkelerine erişim sağlanıyor.

Ahmet Çimer, bu hattaki deneme sevkiyatlarının başarıyla tamamlandığını belirtti: “Uzak Doğu çıkışlı yüklerin Kazakistan üzerinden Türkiye’ye ulaştırılmasını planlıyoruz. Bu bağlamda ilk deneme sevkiyatlarını başarıyla tamamladık. Orta vadede başka alternatif yollar üzerinde de çalışmalar yaparak müşterilerimizin tedarik zincirinin aksamadan işlemesine olanak tanıyacağız.”

Yeni model, klasik rotalara göre daha hızlı ve esnek çözümler sunarken, lojistik merkezli yeniden yapılanan ticaret yollarında Türkiye’nin önemini artırıyor.

Ticarette Risk ve Strateji Yeniden Tanımlanıyor

Küresel belirsizliklerin, enerji ve gıda gibi kritik sektörlerde tedarik stratejilerini etkilediğini belirten Ahmet Çimer, artık “Just in Time” yerine “Just in Case” anlayışının öne çıktığını ifade etti: “Ticarette bölgeselleşme ve yakın coğrafyaya üretim eğilimleri arttı. Bu bakımdan küresel ticarette risk yönetimi ve strateji anlayışı da yeniden şekilleniyor. Özellikle gıda, ilaç ve savunma sanayi gibi sektörlerde 'Her ihtimale karşı' planlamalar daha çok tercih ediliyor.”

Bu değişim, lojistikte yalnızca taşıma değil, aynı zamanda krize dayanıklı, esnek ve çok ayaklı çözümlerin önem kazandığı bir döneme geçildiğini gösteriyor.

Yeni Dönemin Kodları: Esneklik, Yakınlık, Alternatif Hatlar

Yeniay Lojistik’in geliştirdiği model, sadece Uzak Doğu ve Avrupa arasında değil, aynı zamanda Orta Asya’dan Türkiye’ye kadar uzanan bölgenin lojistik ekosistemine katkı sağlayacak bir yapıyı temsil ediyor. Demiryolu, karayolu ve havayolu modlarının entegre kullanıldığı bu sistem, taşıma sürelerini optimize ederken, riskleri minimize eden hibrit bir çözüm sunuyor.