25 Aralık 2024
  • İstanbul9°C
  • Ankara7°C

Sektör 2014’te Sisin Ardındaki Işığı Görüyor

Ticaretin devamı için başarılı lojistik uygulamaları ne kadar önemli ise lojistik sektörünün gelişimi ve büyümesi için de dünya ekonomisindeki gelişim bir o kadar önemli...

Sektör 2014’te Sisin Ardındaki Işığı Görüyor

14 Şubat 2014 Cuma 10:44


Ticaretin devamı için başarılı lojistik uygulamaları ne kadar önemli ise lojistik sektörünün gelişimi ve büyümesi için de dünya ekonomisindeki gelişim bir o kadar önemli. Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) tarafından Eylül 2013’te yayınlanan tahmini verilere göre dünya ticaretinin 2012 yılına göre yüzde 2,5 civarında artması öngörülmüştü. Türkiye ekonomisi ise 2013 yılı üçüncü çeyreğinde yüzde 4.4 ile beklentilerin üzerinde büyürken, 30 Mart 2014 tarihinde açıklanacak olan 2013 yılının tamamındaki büyüme oranının yüzde 4 civarında olması bekleniyor.


Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, 2013 yılında ihracat yüzde 0.4 düşüş ile 151,9 milyar dolar olurken, ithalat ise yüzde 6,4 artış ile 251.5 milyar dolara olarak gerçekleşti. TİM verilerine göre ise Türkiye'nin 2013 ihracatı 151.7 milyar dolar olarak kayıtlara geçti.


Türkiye ekonomisi ve dış ticaretine paralel bir gelişim gösteren lojistik sektörü de; istenilen hızda ekonomik büyüme sağlayamayan Avrupa, çatışmalar nedeniyle ticaretin ciddi oranda zarar gördüğü Ortadoğu’ya rağmen, Kuzey Afrika ve Orta Asya pazarlarına artan ihracat ile birlikte 2013 yılında ortalama yüzde 8-10 arasında bir büyüme gerçekleştirdi.


3PL lojistik şirketlerin toplam cirosunun 20 milyar Türk Lirası’nın üzerinde olduğu Türkiye’de bağımsız şirketlerin araştırmalarına göre lojistik sektörünün toplam hacmi ise 250 milyar Türk Lirası civarında. Kar marjları hala istenen seviyede olmasa bile sektör istikrarlı büyümesini sürdürüyor. 2013 yılında da büyüyen sektörde; vize ve kota engellerine rağmen uluslararası karayolu taşımalarında artış yaşanırken yine vize ve kota engellerine karşılık taşımacılar için alternatif oluşturan RO-RO taşımalarında büyüme görüldü. Diğer taşıma modlarına göre maliyet açısından daha yüksek olduğu için diğer modlara kıyasla daha az tercih edilen havayolu kargo taşımaları da 2013’ü büyüme rakamları ile kapattı. Denizyolunda ise konteyner pazarı büyürken elleçlenen toplam yük miktarında negatif yönde çok küçük bir değişim görüldü.

Karayolu ve RO-RO taşımalarında yüzde 6 artış oldu

Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) tarafından 2013 yılına ilişkin olarak yayınlanan verilere göre geçtiğimiz yıl Türk sınır kapılarından karayolu ve RO-RO ile yapılan taşımalar yüzde 6 oranında artış gösterdi. İhracat ayağında yerli ve yabancı araçlarla Türkiye’den 88 ülkeye 1 milyon 542 bin 520, ithalatta ise 601 bin 976 sefer gerçekleştirildi. Transit taşımalar ise 138 bin 770 olarak gerçekleşti.
  

2013 yılında gerçekleştirilen ihracat, ithalat ve transit taşımalar bir önceki yıla göre  değerlendirildiğinde tüm taşımalarda artış yaşandığı görülüyor. 2012 yılında 1 milyon 464 bin 511 olarak gerçekleşen ihraç sefer sayısı yüzde 5,3 oranında artarak 2013 yılında 1.5 milyonu aştı (1 milyon 542 bin 520), 2012 yılında 494 bin 162 sefer sayısına ulaşan ithal taşımalar ise 2013’te yüzde 21,8 artış ile 601 bin 976 oldu. Türkiye üzerinden gerçekleşen transit taşımalarda yaşanan artış yüzde 8 olarak gerçekleşti, 2012 yılında 128 bin 321 olan transit taşıma sayısı 2013’te 138 bin 770 sefere yükseldi. Türkiye’nin bölgesel güç olmasında önemli bir gösterge olan transit rakamlar, son yıllarda 3’üncü ülke taşımaları için transite sunulan özel avantajları kullanan İran gibi ülkelerin öne çıkmasının da gerekçesi olarak görülebilir.

Hem Türk hem de yabancı plakalı araçların taşıma sayıları arttı


Global ekonomik krizin hala tam olarak kapanmayan yaralarının sarılmaya çalışıldığı 2013 yılında bir önceki yıla göre tüm sınır kapılarından Türk plakalı taşıtların gerçekleştirdiği taşıma sayısı yüzde 6 oranında arttı. 2012’de 1 milyon 171 bin 412 ihraç seferi yapan Türk plakalı araçlar 2013 yılında bu sayıyı 1 milyon 243 bin 192’ye çıkardı. Ancak sefer sayısını yükselten sadece Türk plakalı araçlar olmadı. Aynı şekilde Türkiye’den ihraç çıkışlı taşımalarda yabancıların payı da arttı. 2012 yılında 293 bin 099 sefer yapan yabancı plakalı araçların payı yüzde 2 arttı ve 299 bin 328’e yükseldi.


Türkiye’ye ithal taşımalarda ise Türk plakalı araçların payı azalırken, yabancı plakalı araçların payı artıyor. 2012 yılında 494 bin 162 ithal taşıma yapan Türk plakalı araçlar 2013 yılında yüzde 17 oranında azalma ile 408 bin 483 sefer gerçekleştirdi. Buna karşılık 2012 yılında 177 bin 734 ithal sefer yapan yabancı plakalı araçlar yüzde 8,8 oranında artış ile 2013’te 193 bin 493 sefer gerçekleştirdiler. 

Türk plakalı araçlar Avrupa’da kan kaybediyor


Son 5 yıldır Türkiye’nin ihracatındaki payı yüzde 20’ye varan AB ülkelerine yönelik taşımalara bakıldığında son 1 yılda yüzde 2,05 oranında pazar kaybı yaşandığı görülüyor. 2012 yılında Avrupa ülkelerine yönelik ihraç taşımalar 316 bin 285 iken yüzde 2,05 oranında azalarak 2013’te 309 bin 802 olarak gerçekleşti. Türkiye’nin ihracatında Avrupa pazarı değer kaybederken Türk plakalı araçların da Avrupa çıkışlı taşımalar özelinde pazar kaybettiği görülüyor.


Karayolu ve RO-RO çıkışlarında pazar paylaşımına bakıldığında ise karayolunda azalma olurken, RO-RO taşımalarında artış gözleniyor. Avrupa’ya yönelik olarak kara çıkışlı Batı sınır kapılarından gerçekleştirilen ihracat taşımalarında Türk nakliyecilerinin payı yüzde 65’ten yüzde 61’e geriledi, buna karşılık RO-RO kullanımı Batı sınır kapılarında yüzde 10 arttı. Vize ve kota gibi sınırlamalar ile karşı karşıya kalan Türk taşımacıları için önemli bir alternatif olması RO-RO’daki bu artışta etkili oldu.


Türkiye’nin ihracatının yarısını oluşturan AB ülkelerine ihraç taşıma pazarının yaklaşık yüzde 20’si yabancı nakliyecilerin hakimiyetinde. Batı kapılarından 2013 yılında 299 bin 323 adet ihraç taşıması yapan yabancı taşıtların büyük çoğunluğunu Bulgar plakalı araçlar oluşturuyor. 44 bin 899 adet ihraç taşıması yapan Bulgar araçlarını, 19 bin 894 sefer ile Romanya plakalı araçlar takip ediyor. 

İhracatta yüzde 48,1’lik pay ile Irak zirvede

Geçtiğimiz yıl Türkiye’nin ihracatında öne çıkan ülkeler arasında; Irak (yüzde 48,1), Azerbaycan-Nahçıvan (yüzde 7,8), Almanya (yüzde 6,9), Gürcistan (yüzde 4,8), yaşanan iç karışıklık ve iki ülke arasındaki siyasi gerilime rağmen Suriye (yüzde 4,5) yer aldı. Yine Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT) bölgesinde Türkmenistan ve Rusya öne çıkarken, Avrupa’da; İtalya, Fransa ve Romanya Türkiye’nin en büyük ihracat pazarları arasında yer aldı.

Son yıllarda Türkiye ihracatında önemini artıran Irak pazarı 2013 yılında da 2012 yılında olduğu gibi Türkiye için en önemli pazarlardan biriydi. Türkiye çıkışlı ihraç taşımaların büyük çoğunluğu Irak’a gerçekleştirildi. 2012 yılında 605 bin 221 olan ihraç sefer sayısı yüzde 3,4 oranında artarak 2013’te 626 bin 553 adete çıktı. Gerçekleştirilen bu taşımaların 29 bin 007’si yabancı araçlarla yapılırken 597 bin 546’sı Türk plakalı araçlar tarafından gerçekleştirildi.


Türkiye ihracatındaki ikinci önemli pazar olan Azerbaycan-Nahçıvan taşımaları ise yüzdesel olarak bakıldığında 2013 yılında en fazla artış yaşanan pazar oldu. 2012 yılında 63 bin 303 olan ihraç sefer sayısı 2013 yılında yüzde 56,3 oranında artış ile 98 bin 957’ye yükseldi. Bu taşımaların 96 bin 907’sini Türk plakalı araçlar gerçekleştirirken 2 bin 50’sini yabancı plakalı araçlar gerçekleştirdi. Bu ülkelere yönelik taşımalarda Türk araçların üstünlüğü devam etmekle birlikte bir önceki yıla oranla yabancı plakalı araçların oranında yüzde 150 oranında artış oldu. Bu artış Türk plakalı araçlarda yüzde 55 olarak gerçekleşti.


Yıllarca Türkiye için en önemli ihracat pazarı olan Avrupa son yıllarda değer kaybetse bile Almanya Türkiye için yine de en önemli ihraç pazarlarından biri durumunda. Türkiye’nin ihracatının yüzde 6,9’unu gerçekleştirdiği Almanya’ya yönelik olarak 2013 yılında 98 bin 438 ihraç seferi yapıldı. Bu rakam 98 bin 423 olan 2012 yılına göre çok da fazla bir değişim olmadığını gösteriyor. Almanya taşımalarında dikkat çeken unsur ise yabancı taşıtların payındaki artış oldu. 13 bin 125 adetlik yabancı araca karşılık Tür plakalı araçların sayısı 85 bin 313 olsa da bir önceki yıla göre bu ülkeye yönelik taşımalarda yapancılar yüzde 24 oranında payını arttırırken, Türk plakalı araçların payı yüzde 3 oranında azaldı.


İhracat pazarları içerisinde 4’üncü sırada yer alan Gürcistan’a yönelik ihraç taşımalar da ise düşüş gözlendi. 2012 yılında 92 bin 840 ihraç seferi düzenlenen Gürcistan’a 2013 yılında 77 bin 983 ihraç seferi gerçekleşti. Bu da bu ülkeye yönelik taşımalarda yüzde 16’lık azalmayı işaret ediyor.  Gürcistan’a yönelik ihraç seferlerindeki azalma Türk plakalı araçların payında da görüldü. Türk plakalı araçlar bu ülkeye yönelik taşımalarda yüzde 22 oranında pay kaybederken yabancı plakalı araçlar yüzde 14 oranında sefer sayılarında artış sağladı. 


Suriye ihracatta ilk 5’e girdi


2011 yılında Türkiye ihracatında ilk üç içerisinde yer alan ancak yaşanan siyasi süreç sonrasında 2012 yılında ticaretin durma noktasına gelmesi ile ilk 10’a bile giremeyen Suriye, 2013 yılında Türkiye’nin ihracat pazarları arasında ilk 5’e girdi. Suriye’ye 2013 yılında; 22 bin 391 ihraç seferi düzenlenen 2012 yılına göre yüzde 153 artış ile 56 bin 414 sefer düzenlendi. 2012’de 14 bin 247 taşımayı Türk plakalı araçlar yaparken 2013 yılında yüzde 290 artış ile 55 bin 701 taşıma Türk araçları tarafından gerçekleştirildi. 


Bu artışta Cilvegözü Sınır Kapısı’nın yeniden açılması ile sınır ticaretinin başlaması ve Suriye’ye Türkiye’den gönderilen insanı yardımların da ticaret kapsamında sayılmasının etkisi oldu. Ayrıca sınır bölgelerinde süren ticaret, Türk araçlarının sınır kapılarına kadar taşıma yapması ve sınırda yüklerin Suriyeli araçlara aktarılması şeklinde gerçekleşti.   


İran plakalı araçların ihraç seferlerindeki payı artıyor


Son 5 yıllık süreçte Suudi Arabistan ve Umman’a Türk plakalı araçların ihraç taşımalarındaki payda istikrarlı bir artış gözleniyor. 2013 yılında da bu değişmedi, ancak Suriye güzergahındaki sorunların yarattığı zararın, savaşın getirdiği krizi denizden aşmak adına kurulan RO-RO hatlarının liman beklemeleri, yüksek vergiler, aksayan seferler gibi nedenler ile beklenen düzeyde telafisi olmadı ve Ortadoğu’daki ihraç taşımalarında yüzde 8,5 oranındaki artışa rağmen, Yemen, Katar, Kuveyt, Ürdün gibi pazarlarda ciddi düşüşler yaşandı.


Kuzey Afrika pazarına bakıldığında ise özellikle Mısır’a yönelik seferlere başlayan RO-RO hattı, bölgedeki iç karışıklıklar nedeniyle istenilen verimi yakalayamadı. Ancak Kuzey Afrika’dan sonra Orta ve Güney Afrika’ya doğru bir ticari açılım gözlendi. Orta Afrika Cumhuriyeti’ne yapılan 47 sefer, 2013 yılında 95’e, Zambiya seferleri 54’ten 90’a yükseldi. Mısır seferleri ise bin 815’ten 986’ya geriledi. 

BDT ve Orta Asya’ya bakıldığında Azerbaycan taşımaları yanında Türkmenistan ve Özbekistan seferlerindeki artış dikkat çekti. Rusya ile yıl boyunca gerçekleşen geçiş belgesi pazarlıkları, Rus tarafının geçiş belgesi karşılığında Rus taşımacılara yük bulma dayatması gibi nedenlerle sancılı bir süreç yaşansa da ikili ticari ilişkilerin güçlü olması nedeniyle Türk plakalı araçların ihraç taşımalarında yüzde 5,6 oranında artış yaşandı.


İhraç taşıma pazarını tehdit eden ülkelerden biri de İran oldu. 2012 yılında 64 bin 442 ihraç seferi gerçekleşen İran’a 2013 yılında yüzde 12,5 azalma ile 56 bin 404 ihraç seferi gerçekleşti. Bu pazarda azalan sadece ihraç sefer sayısı değildi aynı zamanda Türk plakalı araçların pazardan aldığı pay da azaldı. Türk plakalı araçlar bir önceki yıla göre yüzde 27 daha az taşıma gerçekleştirirken, yabancı plakalı araçlar yüzde 1 oranında pazar payını arttırdı. Yabancı plakalı araçların yaptığı 34 bin 158 seferin 33 bin 772’sini İran plakalı araçlar gerçekleştirdi. 


Yabancı plakalı araçların Türkiye’ye boş giriş yaparak yük alma oranında ise 2012 yılına göre yüzde 11 artış gerçekleşirken toplam 11 bin 894 araç boş giriş yaparak Türkiye’den yük aldı. Boş giriş yapan araçlarda Gürcü (19 bin 594), Irak (19 bin 491), Bulgar (17 bin 001), Moldova (8 bin 489) araçlarının ağırlığı dikkat çekti. 

 

Yeni hatlar RO-RO taşımalarını arttırdı


2013 yılı RO-RO taşımacılığı için de artışın olduğu bir yıl oldu. Yılın tamamına ilişkin veriler henüz netleşmese de Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Deniz Ticareti Genel Müdürlüğü-Planlama ve İstatistik Daire Başkanlığı tarafından yayınlanan ve yılın ilk 11 ayını içeren verilere göre; bir önceki yılın aynı dönemine oranla 2013 yılında RO-RO taşımalarında yüzde 25,3 oranında artış yaşandı. 2012 yılı ilk 11 ayında gelen ve giden araç sayısı 318 bin 879 ikin 2013 yılı aynı döneminde bu rakam 399 bin 711 olarak gerçekleşti. Türk limanlarına gelen RO-RO gemisi sayısı 2012 yılı 11 ayında 2 bin 059 iken yüzde 27,4 artış ile 2013 yılı aynı dönemde bu sayı 2 bin 623’e yükseldi.


Bu artışta bir önceki yıl olmayan yeni hatların açılmasının da etkisi oldu. Deniz Ticareti Genel Müdürlüğü tarafından 2012 yılında yayınlanan verilerde bulunmayan Tekirdağ-Trieste, Samsun-Gelincik, Samsun-Tuapse, Taşucu-Tripolu, İstanbul-Ilyichevsky, Zonguldak-Sevastopal, Zonguldak-Yevpatoria, Taşucu-Tartous, Zonguldak- Ilyichevsky ve Mersin-Damietta hatları 2013 yılındaki artışta etkili oldu. Özellikle Türkiye’den Ukrayna’daki limanlara giden RO-RO gemi sayılarındaki artış dikkat çekti. Bir önceki sene olmamasına rağmen tüm hatlar arasında Zonguldak-Yevpatoria hattı en fazla yoğunluğun yaşandığı 5’inci hat oldu. Bu hatta 25 bin 22 araç taşındı.


Mersin-Trieste’de hattında yüzde 11’lik düşüş…


Bir önceki yıl olduğu gibi 2013 yılında da RO-RO hatları arasında en fazla taşıma Pendik/Haydarpaşa/Trieste hattında gerçekleşti. 430 RO-RO gemisi bu hatta toplam 152 bin 806 araç taşıdı. Bu rakam bir önceki yılın aynı döneminde gerçekleşen 11 bin 570 adetlik taşımaya göre yüzde 37 oranında artışı işaret ediyor. Çeşme-Trieste hattı ise ikinci sıradaki yerini korudu. Ocak-Kasım döneminde 159 gemi ve 40 bin 401 aracı 2012 yılında ağırlayan bu hatta 2013 yılı 11 ayında 144 gemi ile 42 bin 261 araç taşındı. Bu da taşınan araç sayısında yüzde 4,6 oranında artış olduğunu gösteriyor. 2012 yılı 11 aylık dönemde en fazla aracın taşındığı beşinci hat olan Taşucu-Girne hattında ise yüzde 0,5 gibi düşük bir artış yaşanmasına karşın Mersin-Trieste hattındaki yoğunluğu geride bırakarak 2013 yılı rakamlarına göre ilk üçe girdi. Taşucu-Girne hattında 2013 yılı Ocak-Kasım döneminde 32 bin 061 araç taşındı. Önceki yıla göre bir basamak gerileyen Mersin-Trieste hattında ise 95 gemi ile 31 bin 720 araç taşındı. Bu rakam 2012 yılı aynı döneminde 35 bin 912 olarak gerçekleşmişti (yüzde 11,7 azalma).  


Ambarlı-Toulen hattı ise artışın aksine yüzde 56,2 oranındaki düşüş ile dikkat çekti. Bu hatta 2012 yılı ilk 11 ayında 33 bin 977 araç taşınmışken, 2013 yılı aynı döneminde bu rakam 14 bin 893’e geriledi.   


2012 yılında Suriye’de yaşanan güvenlik sorunları nedeniyle ticaret akışını sağlayabilmek adına oluşturulan alternatif güzergahlardan biri olan İskenderun-Port Said hattında ise beklenen ilgi oluşamadı ve 37 RO-RO gemisinde 6 bin 146 araç taşındı. 

Limanlarda elleçlenen kabotaj yükleri arttı

Deniz Ticareti Genel Müdürlüğü-Planlama ve İstatistik Daire Başkanlığı tarafından yayınlanan ve yılın ilk 11 ayını içeren rakamlar; bir önceki yılın aynı dönemine göre limanlarda elleçlenen yük miktarında çok büyük bir değişim olmamakla birlikte yüzde 0,7’lik azalmayı gösteriyor. Türk limanlarında ithalat, ihracat, kabotaj ve transit yükler olmak üzere toplam elleçleme 352 milyon 662 bin 715 ton oldu.  Bu rakam bir önceki yılın aynı döneminde 355 milyon 264 bin 761 ton olarak gerçekleşmişti. Hem ithalat, hem ihracat hem de transit yüklemelerde yaşanan azalma kabotaj yüklerdeki artış nedeniyle bir önceki yıla göre toplam yük elleçleme miktarında (ton) düşüşün daha fazla olmasını engelledi. 

Türk limanlarında elleçlenen yüklerin 82 milyon 385 bin 104’ü ihracat yükleriyken, kabotaj ve transit yüklemeler ile birlikte bu sayı 149 milyon ton üzerinde gerçekleşti. İthalat yükleri ise 171 milyon 849 bin 839 ton olurken, kabotaj ve transit gelen yükler ile birlikte toplam elleçleme miktarı 203,5 milyon tonu geçti. Limanlarda gerçekleştirilen toplam yük hareketine bakıldığında artışın sadece kabotaj yüklerde yaşandığı görüldü. 2012 yılı Ocak-Kasım döneminde 43 milyon 149 bin 709 olan toplam kabotaj yük elleçlemesi, 2013 yılı aynı döneminde yüzde 14 artarak 49 milyon 233 bin 039 ton olarak gerçekleşti. Transit yük miktarı ise bir önceki yıla oranla yüzde 5,7 oranında azaldı ve Türk limanlarında toplam 49 milyon 194 bin 733 ton transit yük elleçlendi.


Türk limanlarında kargo tipleri bazında gerçekleştirilen elleçlemelere bakıldığında (ton); en fazla elleçleme sıvı dökme yükte gerçekleşti. 112 milyon 330 bin ton civarında sıvı dökme yükün elleçlendiği limanlarda, 94 milyon 883 bin 063 ton katı dökme yük elleçlendi. Konteyner elleçleme miktarı ise 77.5 milyon tona yaklaştı.


Konteyner pazarı yüzde 10’a yakın büyüdü


Konteyner pazarı özelinde bakıldığında ise 2013 yılında bir önceki yıla göre artış yaşandı. Yüzde 9,7 oranında artış ile toplam 4 milyon 805 bin 389 adet konteynerin elleçlendiği limanlarda yine aynı oranda artış ile 7 milyon 214 bin 123 TEU konteyner elleçlendi. Bu rakamlar 2012 yılında 4 milyon 379 bin 524 adet ve 6 milyon 572 bin 431 TEU olarak gerçekleşmişti. 2013 yılı ilk 11 ayında elleçlenen toplam konteynerin 498 bin 799 TEU’su kabotaj, 916 bin 388’i ise transit yüklerdi.  2013 yılında Türk limanlarda elleçlenen yüklerin toplamı (kabotaj ve transit dahil) 77 milyon 457 bin 114 tona ulaştı.


Türk limanlarında Ocak-Kasım döneminde (2013) elleçlenen konteynerlerin 3.5 milyon TEU’dan fazlasını ihracat yükleri oluştururken 3 milyon 621 bin 306 TEU’sunu ithalat yükleri oluşturdu.    


En yoğun trafik Atatürk Havalimanı’nda…


Diğer taşıma modlarına göre maliyet olarak daha yüksek olmasına karşın daha hızlı teslimat süreleri sunan hava kargo taşımalarında da 2013 yılı artışın yaşandığı bir yıl oldu. Sektör oyuncuları hava kargo pazarının yaklaşık yüzde 20’ye yakın büyüdüğü öngörüsünde bulunuyor.


Devlet Hava Meydanları İşletmesi (DHMİ) tarafından yayınlanan kesin olmayan verilere göre havayolu yük trafiğinde (bagaj+kargo+posta) 2013 yılında önceki yıla oranla yüzde 14.5 artış yaşandı. 2012 yılında taşınan 2 milyon 249 bin 133 ton yük miktarına karşın 2013 yılında bu rakam 2 milyon 574 milyon 898 ton olarak gerçekleşti.


DHMİ verilerine göre en fazla yük trafiği; 1 milyon 429 bin 875 ton ile İstanbul Atatürk Havalimanı’nda gerçekleşirken, bir önceki yıla göre bu havalimanında yaşanan artış yüzde 16 oldu. 


Sektör 2014 yılından da umutlu


Küresel ekonomideki özellikle AB’deki toparlanmanın ve belirsizliklerin azalması durumunda Türkiye’ye yönelik dış talebin artarak ihracata olumlu katkı yapması bekleniyor. 2014 yılı için pazar çeşitlenmesi politikasının etkisi ile ihracatın yüzde 8,5 oranında artarak 166,5 milyar dolara ulaşması öngörülüyor. Yüzde 4,2 oranında artması beklenen ithalatın ise 262 milyar dolar seviyesinde gerçekleşmesi bekleniyor.


Yılın son aylarında siyası istikrarsızlık nedeniyle ekonomide yaşanan dalgalanmalar 2014 için –özellikle ilk altı ay- belirsiz bir tablo çizse de yüzde 4,5 oranında artması beklenen dünya ticaretine paralel bir artış ile Türkiye ekonomisinin de yüzde 4 büyüme hedefi bulunuyor. ABD’nin maliye politikasındaki belirsizlikler, Türkiye’nin ticaret ortaklarındaki belirsizlikler FED’in para politikaları gibi etkenlerin varlığını da göz önüne alan ekonomistlere göre 2014 büyüme beklentisinin aşağı yönlü revize edilmesi de muhtemel.


Lojistik sektörünün de katkısıyla Türkiye ekonomisinin büyümesinde artan pazar çeşitliliği de göz ardı edilmemesi gereken konulardan biri. Özellikle Rusya, CIS, Irak ve yeni gelişmelerin ışında İran pazarı ile Kuzey Afrika ülkelerinin genel ticaretteki payının arttığını görüyoruz.  Bu bağlamda, Türkiye lojistik sektörünün de Türkiye’nin büyüme hedefine paralel olarak yüzde 10 civarında bir büyüme ile 2014’ü tamamlaması bekleniyor.

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON DAKİKA