22 Aralık 2024
  • İstanbul6°C
  • Ankara6°C

Gümrükte Elektronik İmza Kullanımı Yaygınlaşıyor

GÜMRÜK Müsteşarlığı, İstanbul Ticaret Odası Gümrük Meslek Komitesi işbirliği ile İTO’nun Sirkeci’deki merkez binasında “E-imza” konulu bir toplantı düzenledi. Toplantıya gümrük camiasından çok sayıda yetkili katıldı.

Gümrükte Elektronik İmza Kullanımı Yaygınlaşıyor

05 Şubat 2010 Cuma 15:47

GÜMRÜK Müsteşarlığı, İstanbul Ticaret Odası Gümrük Meslek Komitesi işbirliği ile 23 Kasım 2009 tarihinde İTO’nun Sirkeci’deki merkez binasında “E-imza” konulu bir toplantı düzenledi. Toplantıya gümrük camiasından çok sayıda yetkili katıldı.

Gümrüklerde otomasyonun başlangıcının 1998 yılında lokal bir sistem mimarisiyle gerçekleştiğini ve bu nedenle her gümrük idaresinde ayrı sistemlerin kurulduğunu belirten Gümrük Müsteşarlığı yetkilileri, şimdi ise merkezi sisteme geçişin yapıldığını ancak bu uygulamaya geçiş için network hatlarının çok güçlü olmasının en önemli koşul olarak düşünülmesi gerektiğini belirttiler.

 

Gümrük müsteşarlığının kullanması için planlanan web tabanlı bilgi uygulamasının 2005 yılında yazılmaya başlandığını ve bugüne kadar yazılımla ilgili tüm aşamaların geçilip yazılımın tamamlandığını belirten yetkililer, Kasım ayının başlarında Erzurum Gümrük Müdürlüğü’nde web tabanlı yeni yazılımın uygulamaya geçirildiğini ifade ettiler.

Web tabanlı yazılımın hem elektronik imzayı kapsadığını hem de tek merkezi bir çalışma olduğunu açıklayan yetkililer, “Mevcut sıkıntıları giderecek bu uygulamayı 2010 yılı sonuna kadar tüm gümrük idarelerinde başlatacağız. Ancak adımları yavaş yavaş atıyoruz. Öncelikle elektronik imzayı yapalım ve daha sonra bu uygulamaya geçelim istedik” dediler.

Gümrük Müsteşarlığı’nın bu uygulamanın hayata geçirilmesi için en önemli koşul olan güçlü network hatları için çok büyük yatırımlar yaptığını ancak Türkiye’de iletişim hizmeti veren tek yerin Telekom olduğunu ve hangi şirket olursa olsun tümünün Telekom altyapısını kullandığını dolayısıyla bir problem olduğunda yedek olabilecek bir yapının olmadığını fakat buna karşılık yinede alternatif arayışlarına girdiklerini belirten yetkililer, uydu teknolojisini araştırdıklarını ancak kendilerine uygun olmadığını gördüklerini, şimdi ise GSM teknolojisi üzerinde araştırmalar yaptıklarını ve bu çalışmalar sonucunda hedeflerinin network altyapılarını 2010 yılının sonuna kadar tamamen değiştirmek olduğunu ifade ederek 2010 Nisan ayından sonra web tabanlı bilgi sisteminin Avrupa Birliği yazılımlarına entegre bir paket şeklinde tüm gümrük idarelerinde uygulanmaya başlanacağını sözlerine eklediler.


Çağrı merkezi faaliyette

Müsteşarlıkta sorunların daha hızlı çözülebilmesi amacıyla bir çağrı merkezi kurulduğunu açıklayan Gümrük Müsteşarlığı yetkilileri, merkezin şu anda küçük bir kapasiteyle hizmet verdiğini ancak önümüzdeki yıl daha profesyonel ve büyük bir yapıya kavuşturacaklarını kaydettiler.

Elektronik imza kullanımı artıyor

“Niyetimiz elektronik imzadaki işlemleri hızlı bir şekilde bitirmek ve daha yeni teknolojilere geçmek” diyen yetkililer, şu anda 128 gümrük müdürlüğünde bilgisayarlı otomasyon sisteminin yer aldığını ve bunların hepsinde elektronik imzanın kullanılabilir durumda olduğunu ifade ettiler.

Tüm Türkiye’de elektronik imza servislerinin açıldığını ve hiçbir gümrükte kısıtlama kalmadığını vurgulayan yetkililer, elektronik imza sayısının gün geçtikçe arttığını ve bu durumun kendileri için ileriye dönük olarak iyi bir gelişme olduğunu söylediler.

30 gümrük idaresinde EDI sistemini tamamen kapattıklarını ve 31 Aralık itibarıyla tüm gümrüklerde EDI sistemini kapatmayı düşündüklerini belirten yetkililer, tescil işlemlerinin internet sitelerinin aracılığıyla da yapılabildiğini sözlerine eklediler.


Elektronik doküman e-imza ile hukuki değer kazanıyor

Yeni uygulamalarla ortaya çıkan kavram kargaşasını önlemek adına bazı kavramların açıklanması ve tartışılması gerektiğini kaydeden Gümrük Müsteşarlığı yetkilileri; e-imza, e-belge, e-beyan, özet beyan, kalkış öncesi bildirim gibi kavramların ortaya çıkmasıyla genel bir kafa karışıklılığının meydana geldiğini ama aslına bakılırsa bunların birbirinden bağımsız değil, aksine birbirleriyle iç içe olan kavramlar olduklarını ifade ettiler.

E-imza, e-beyan, e-belge ile ilgili açıklamalarda bulunan yetkililer, e-imzanın aslında normal imzadan farkı bulunmadığını sadece elektronik doküman üzerine atılan bir imza olduğunu ve eğer o elektronik dokümanın hukuki bir değer kazanması isteniyorsa e-imza atılması gerektiğini belirttiler.

Hangi belgelerin elektronik ortama alınacağının, hangilerinin alınamayacağının ortaya konulması gerektiğinin de önemini vurgulayan yetkililer, kağıt beyannamenin kullanılmaya devam edilmesi gereken alanların olabileceğini kaydettiler.

“Elektronik beyanın yanı sıra beyanname yerine geçebilecek ama elektronik ortama alınamayacak beyanlarımız var. Bunu için uluslararası sözleşmeleri ve mevzuatı takip etmemiz gerekiyor. E-belge konusunda da aynı şeyler geçerli” diye konuşan yetkililer, özet beyan konusunda da açıklamalarda bulunarak; havayolu, denizyolu, demiryolu ve karayolunun özet beyan işlemlerinin bazı ortak yönleri bulunmasına karşın birbirlerinden çok farklı özellikleri de içerdiklerini önemle vurguladılar.

Eski sistemde de kullanıcı adı ve şifreler ile elektronik işlem yapıldığını ancak bu işlemlerle birlikte kağıt beyanlarında kullanıldığını anlatan yetkililer, sözlerini şöyle noktaladılar: “Eski uygulamada hukuki bir işlem durumunda ıslak imzalı kağıt belgeler kullanılıyordu ancak yeni sistemde elektronik imzanın kullanılması gerekiyor. Ayrıca devlette bir şeyin iki tane imzalı nüshası da olmaz; ya kağıt belgede ıslak imza olacak, ya da elektronik ortamda e-imza tercih edilecek.”

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON DAKİKA