27 Kasım 2024
  • İstanbul10°C
  • Ankara2°C

Ekol Lojistik Hem Yurtiçinde Hem Yurtdışında Büyüyor

Uluslararası pazarlarda söz sahibi olmak adına hedeflerini büyüten ve bu doğrultuda 2011 yılında Avrupa’nın farklı bölgelerindeki tesis yatırımları yapmanın yanında Romanya’da satın aldığı şirket ile adından söz ettiren Ekol Lojistik, yurtiçin

Ekol Lojistik Hem Yurtiçinde Hem Yurtdışında Büyüyor

14 Mart 2012 Çarşamba 10:18

Uluslararası pazarlarda söz sahibi olmak adına hedeflerini büyüten ve bu doğrultuda 2011 yılında Avrupa’nın farklı bölgelerindeki tesis yatırımları yapmanın yanında Romanya’da satın aldığı şirket ile adından söz ettiren Ekol Lojistik, yurtiçinde de hizmet verdiği sektörlerde yüzde 40’a yakın büyüme ile yılı tamamladı. 500’ün üzerinde araç yatırımı ile 8 binin üzerinde sefer gerçekleştiren Ekol, 2012 yılında da yeni yatırımlar ile büyümeye devam etmeyi hedefliyor. 2012 yılında 11 milyon Avro’luk yatırım ve 301 milyon Avro ciro hedefleyen Ekol, yurtiçinde depo alanlarını genişletecek yatırımlar yanında yurtdışında da mevcut ülkelerinin dışında yeni ülkelerde ofis açmayı planlıyor.

Yurtiçinde 21 farklı noktada bulunan dağıtım merkezleri ve İstanbul, Ankara, Bursa, Denizli, Adana, Mersin, İzmir’deki ofisler ile hizmet veren Ekol’ün, yurtdışında ise geniş ve güçlü acente ağının yanı sıra Almanya, İtalya ve Romanya’daki şirketleri ve yurtdışı ofisleri ile hizmetlerini sürdürdüğünü hatırlatan Ekol Lojistik Satış ve Müşteri Hizmetleri Genel Müdür Yardımcısı Okyay Öztuğran, 2011 yılında satış hedeflerinin üzerinde bir başarı yakalandığını vurguladı. Yılı 222 milyon Avro ciro ile kapattıklarını açıklayan Öztuğran, “Pek çok sektörde pazar payımızı artırdık ve özellikle otomotiv, sağlık ve e-ticaret alanlarında yüzde 40’a yakın önemli bir büyüme kaydettik.  400 bin metrekare kapalı alana sahip dağıtım merkezlerimiz, 3 bin 500 çalışanımız ile Türkiye’nin ve Avrupa’nın öncü entegre lojistik hizmet sağlayıcıları arasında yer alıyoruz” diye konuştu.

 

Uluslararası arenada hedeflerini büyüttü

Ekol Lojistik’in geçtiğimiz yıl hayata geçirdiği projelere de değinen Öztuğran, 2011 yılının sonlarında Romanya’da da bir şirket alımı gerçekleştirdiklerini ve Avrupa’nın en önemli lojistik hizmet sağlayıcılarından Yunanistan merkezli Omega şirketinin Romanya ayağı olan Omega Ro’yu satın alarak Ekol Romanya’yı kurduklarını belirtti. Böylelikle Romanya’da 6 bin metrekarelik depolama alanı ile müşterilere; depolama, dağıtım, elleçleme ve uluslararası taşıma hizmeti sunmaya başladıklarını söyleyen Öztuğran, son yatırım ile Ekol’ün Avrupa’da sahip olduğu depolama alanını 10 bin metrekarenin üzerine çıkarttıklarını açıkladı. Önümüzdeki 5 yıl içerisinde Romanya’da 10 milyon Avro’luk daha yatırım yapmayı planladıkları bilgisini veren Öztuğran, Nisan 2011’de Güney Avrupa ile olan işlem hacmini artırmak için İtalya’nın Modena kentinde yeni bir tesis açtıklarını da kaydetti. “İtalya’da yaptığımız yatırım ile Avrupa pazarının güneyinde de liderliği hedefliyoruz. İtalya’daki işlem hacmimizi yüzde 100 büyümeyi planlıyoruz” diyen Öztuğran, yine 2011 yılındaki faaliyetler ile ilgili şu açıklamalarda bulundu: “Geçtiğimiz yıl dünyanın herhangi bir noktasından diğerine taşıma operasyonları gerçekleştirmemizi sağlayan Forwarding departmanımız kapsamında proje taşımacılığı operasyonları gerçekleştirmeye başladık. Bu operasyonlarımıza İzmir Limanı’ndan Singapur’a gerçekleştirdiğimiz helikopter taşımasını ve başarıyla tamamladığımız Mersin-St. Maarten Limanları arası petrol silosu taşımacılığını da örnek verebiliriz.

Müşteri memnuniyetine verdiğimiz önem ve değerin çok önemli bir karşılığı olarak 2011 yılında bir önemli ödüle de layık görüldük. FMCG sektörünün en önemli firmalarından olan ve bizim uzun yıllardır hizmet vermekte olduğumuz P&G bizi ‘İş Ortağı Mükemmellik ödülüne’ layık gördü. Procter&Gamble’ın her yıl dünya çapındaki stratejik iş ortakları arasında P&G çalışanlarının yaptığı geniş tabanlı değerlendirme ile seçtiği lojistik alanındaki ‘Business Partner Excellence Award’ bize verildi. Orta ve Doğu Avrupa, Orta Doğu ve Afrika (CEEMEA) bölgesindeki tüm ülkeler arasından lojistik dalında ödülün tek sahibi; sürekli olarak yüksek seviyelerde performans gösterdiğimiz ve dünya tüketicilerinin yaşamlarını iyileştirmeye yardımcı olduğumuz için biz olduk.”


Intermodal taşıma ile ayda 110 bin ağaç kurtarıyor

Geçtiğimiz yıl Ekol Lojistik’in 18 milyon Avro yatırımla, 509 yeni araç alarak sefer sayısını da 8 bin 300’e çıkardığını ifade eden Öztuğran, ayrıca Worms-Trieste arasında uygulanan blok tren seferlerine Worms’tan, Romanya’nın Arad şehrinde Curtici Terminali’ne yapılan seferleri de eklediklerini hatırlattı. Bu hatta intermodal yarı-römorklarla düzenli hizmet veren tek şirket olma özelliğini taşıyan Ekol’ün Almanya-İstanbul arası mesafede sefer başına 1.250 kilometre karayolu tasarrufu yapılmasını sağlandığını kaydeden Öztuğran, “Şu an için haftada tek sefer olan bu yeni hatla beraber; Ekol’ün haftalık blok tren sefer sayısı 8’e yükselmiş oldu. Sürdürdüğümüz çalışmalar sonucu da Mart 2012 itibarıyla bu seferler 3’ e çıkacak. Intermodal taşımacılık sistemi, çevreye olan zararı en aza indirgeme açısından da oldukça önem arz ediyor. Bu çevreci intermodal çözümümüz ile ayda; 1 milyon 850 bin litre daha az yakıt harcayarak 3 milyon 420 bin kilogram karbondioksit tasarrufu sağlıyor ve böylece 110 bin ağaç kurtarıyoruz” dedi.

 

11 milyon Avro’luk yatırım hedefi

2012 yılı ile ilgili de bir değerlendirme yapan Okyay Öztuğran, 301 milyon Avro ciro hedefleyen Ekol’ün, 11 milyon Avro’luk bir yatırım hedefi olduğunu söyledi. Sektörel bazda da büyüme hedeflerinden söz eden Öztuğran, Ekol’ün bu yıl, otomotiv sektöründe yüzde 40, sağlık sektöründe yüzde 30 ve e-Ticaret sektöründe yüzde 30’luk büyüme hedeflediğini kaydetti.

2012 yılına büyük bir araç yatırımı ile başladıklarını da hatırlatan ve 100 araçlık çekici yatırımı ile tamamı Euro 5 araçlardan oluşan filodaki araç miktarını 2000’eçıkardıklarını belirten Öztuğran, büyük bölümü çok uluslu markalardan oluşan müşteri portföyüne yenilerini katarak büyümeyi sürdüreceklerini vurguladı.

Depo yatırımlarına değinerek, 2011 yılı içerisinde temelleri atılan Türkiye’nin önemli stratejik noktalarında konumlandırmayı hedefledikleri depo inşaatlarını hayata geçireceklerini söyleyen Öztuğran, “Avrupa’da; Almanya ve İtalya açtığımız ofisler ve Romanya’da satın aldığımız yeni şirketten sonra farklı ülkelerde açılmasını planladığımız ofis projelerimiz de mevcut. 2011 yılında yakaladığımız büyüme hızının 2012 yılında da kesintisiz devam etmesini ve yeni yatırımlarla birlikte süreklilik arz etmesini hedefliyoruz” diye konuştu.

 

Öztuğran: “Sektörün gelişimi için özel sektör ve devletin işbirliği şart”

Türkiye lojistik sektörü ve geleceği ile ilgili de görüşlerini aktaran ve jeopolitik konumu itibarıyla Türkiye’nin özellikle Avrupa ve Orta Doğu arasındaki lojistik üs olma ihtimalinin oldukça güçlü olduğunu vurgulayan Okyay Öztuğran, şunları söyledi: “Günümüzde çalışmalarımızı bu amaca ulaşmak için devam ettirsek de; bu hayalin gerçekleşmesi ancak lojistik sağlayıcıların kalite standartlarını artırması, devlet teşvikleri, yeni ticari limanları inşası, lojistik süreçler de göz önünde bulundurularak şehir planlaması gibi bir dizi çalışma yapılarak mümkün olabilir. Yani bu alanda devlet ve lojistik sağlayıcılar el ele verip ortak çalışmalar yürütülmeli. Eğer biz bunu gerçekleştiremezse, süreçler yine maliyet ve süre avantajları anlamında en uygun rotayı çizer ama biz bunun dışarısında kalırız. Üç tarafı denizlerle çevrili olan bir ülke olarak deniz taşımacılığı açısından henüz olmamız gereken seviyeye ulaşamadığımız görüşündeyim.  Bu amaçla yeni limanların açılmasıyla; İspanya, İtalya gibi ülkelerle yarışabilecek konuma gelebileceğimize inanıyorum.”

Türkiye’de lojistik sektöründe hizmet veren şirketlerin lokal bazda düşünmeyi bırakıp, uluslararası yaklaşımlar getirmeleri gerektiği görüşünü savunan Öztuğran, bu başarıldığında, Avrupa’nın ve dünyanın önde gelen kuruluşlarının lojistik operasyonlarında Türk lojistikçileri tercih edeceklerini ve böylelikle ülke olarak sektörde daha güçlü bir konum elde edileceğinin altını çizdi.

2011’de lojistik sektörünün, her geçen gün hızla büyümeye devam ettiğini ve 2012’de de bu hızını sürdüreceğine olan inancını belirten Öztuğran, Türkiye lojistik sektörünün şu anda sektör büyüklüğü açısından istenilen noktaya ulaşamadığını da dile getirdi. “Buna rağmen, özel sektör ve devletin iş birliği içinde çalışmasıyla umduğumuzdan da iyi bir seviyeye gelebileceğimize olan inancımız tam. Türkiye’nin gelişen ekonomisi göz önünde bulundurulduğu zaman ülkemizin 2023 hedeflerini gerçekleştirmesinde lojistik sektörünün lokomotif rolü üstleneceğine inanıyoruz” diyen Öztuğran, sektörün gelişimi için önerilerini de sundu.  

Türkiye’nin karayolu, demiryolu ağına daha fazla yatırım yapılması gerektiğini ifade eden Öztuğran, denizyolunda da özellikle önemli ihracat çıkış merkezleri olan İstanbul, İzmir ve Mersin’deki limanların büyütülmesi, bu limanlara Anadolu’da üretilen ihraç ürünlerinin de daha hızlı ve az maliyetlerle ulaşabilmesinin sağlanması gerektiğinin altını çizdi. Uzman ve sektörel odaklı organize sanayi bölgeleri kurularak ihracatçı üreticilerin buralara yerleşmesinin teşviklerle desteklenmesi gerektiğini de savunan Öztuğran, “Bu bölgelerin yakınlarına kurulacak lojistik üsler ve parklarla lojistik hizmetlerin konsolide bir şekilde verilebilmesi desteklenmelidir. Sınır kapılarında yapılan çıkış işlemlerinin daha hızlı yapılabilmesi için kapasitelerin artırılarak, ihracat gümrük işlemlerinin teknolojik olanaklarla birlikte basitleştirilmesi faydalı olacaktır. Bunlar yapıldığı takdirde, jeopolitik konumu itibarıyla oldukça büyük önem taşıyan ülkemizin dünya çapında bir ticaret merkezi ve lojistik üssü olmak konusundaki mevcut şansı daha da artacaktır” dedi.

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON DAKİKA